antalya eskort alanya transfer
Bugun...



Uşak'lı Hekimler'den Sessiz Yürüyüş'e Devam

Uşak'lı Hekimler Gazze'de devam eden katliam ve oradaki mazlum ve hekimlere destek olmak için bu cumartesi de sessiz yürüyüş gerçekleştirdiler.

facebook-paylas
Güncelleme: 04-05-2024 18:34:21 Tarih: 04-05-2024 17:50

Uşak'lı Hekimler'den Sessiz Yürüyüş'e Devam

HABER UŞAK- Uşak'lı Hekimler'den Sessiz Yürüyüş'e Devam
Uşak'lı Hekimler Gazze'de devam eden katliam ve oradaki mazlum ve hekimlere destek olmak için 
bu cumartesi de sessiz yürüyüş gerçekleştirdiler. 

Uşak'lı Hekimler Gazze'de devam eden katliam ve oradaki mazlum ve hekimlere destek olmak için 
bu cumartesi de sessiz yürüyüşe devam ettiler.
Çeşitli sivil toplum örgütleri ve vatandaşlarında destekleri ile yürüyüş gerçekleşti.Yürüyüş Belediye eski hizmet binası 
binası önünden başlayan yürüyüş Atatürk anıtı önüne kadar devam etti .
 Burada açıklamayı hekimler adına Dr. Zafer Aydın gerçekleştirdi.

Terör örgütü İsrail'in 7 aydır devam ettirdiği zulüm ve saldırılara rağmen Gazzeyi terketmeyip mücadele edenleri ve hastaneleri yurtları belleyen onurlu hekim ve sağlık çalışanlarını selamlayarak sözlerimize başlamak istiyoruz.
7 aydır devam eden vahşi zalimlerin TÜM ZULÜMLERİNE SABREDEN onurlu Gazze halkına selam olsun.
Tüm zorluklara ve imkansızlıklara rağmen, aç, bi-ilaç, can tehlikesi içerisinde olmasına rağmen hastaları için var gücüyle çalışan Gazze’nin şerefli doktorlarına ve sağlık çalışanlarına selam olsun.
Tüm acılara rağmen sabreden, narkozsuz tedavi olan, kan revan içinde hastane köşelerinde yatan Gazze'deki hastalar şifa bulsun.
Gazze için mücadele eden ruh ile kendi nefsinden başka bir gündemi olmayan ruh her zaman farklı olacaktır. Çünkü insanlık, vicdanın sesine kulak verenlerin omuzlarında yükselir ve bu yolculukta kararlılıkla ilerleyenler, geçmişin karanlığını aydınlığa dönüştüren ışık olurlar. Gelecek, adil bir dünya için çaba harcayanların omuzlarındadır ve bu çaba, mahşeri vicdanda sonsuza dek yankılanacaktır.
Türkiyedeki hekimler ve sağlık çalışanları olarak Sessiz Yürüyüş’ümüzün 25. haftasında Gazze için sesimizi yükseltmeye devam ettiğimizi ve edeceğimizi belirtmek istiyoruz.
Yaklaşık bir asırdır Filistin'i işgal eden siyonist rejim, o topraklarda sistematik bir şekilde katliamlar yapmakta, insanları yurtlarından zorla sürgün ederek mal varlıklarına el koymaktadır. İşgalci İsrail’in 7 Ekimden itibaren 7 aydır devam ettirdiği saldırıları neticesinde 35 bin kişi şehid oldu ve 100 bine yakın kişi ise yaralandı, 19 binden fazla çocuk ise yetim kaldı. İsrail’in Gazze’de bulunan hastanelere yönelik saldırıları katliamlara dönüşmüş, ancak söz konusu saldırılar uluslararası alanda henüz bir yaptırıma maruz bırakılmamıştır.
Saldırılardan önce Gazze'de yaklaşık 35 hastane bulunmakta iken şu anda Gazze'nin kuzeyindeki hastanelerin tamamı ve güneyindeki hastanelerin çoğu sağlık hizmeti veremez durumda. Bugünlerde Gazze'de ayakta kalan ve hala çalışmaya devam eden yalnızca 3 hastane mevcut. Bunların da sadece 2'sinde aktif olarak ameliyat yapılabiliyor. Hastanelerin bazıları bombalanarak tahrip edilmiş, bazılarının içindeki cihaz ve malzemeler parçalanarak kullanılamaz hale getirilmiş ve birçoğu da çalışan, 6 aydır maaş almadan çalışmaya devam eden doktor ve sağlık görevlilerinin şehit edilmesi, tutuklanması veya göçe zorlanması nedeniyle sağlık hizmeti veremez hale gelmiştir. Özellikle Gazze'nin kuzeyindeki bazı hastanelerde hemen hemen hiç tıbbi malzeme kalmamış ve güney-kuzey arası bağlantı neredeyse tamamen kesildiğinden malzeme tedarik edilemez hale gelmiştir.
Gazze'nin kuzeyindeki en büyük hastane olan Şifa Hastanesi bombalandı ve hizmetdışı kaldı.
Gazze’nin güneyindeki en büyük hastanesi olan El-Nasır Hastanesi bombalandı ve hizmetdışı kaldı.
Gazze halkı abluka altında açlığa mahkum ediliyor. Bombaların, kitle imha silahlarının dehşetinden kurtulabilen insanlar, yetersiz beslenmenin, susuzluğun, salgın hastalıkların pençesinde ölüme mahkum ediliyor. 
Gazze'deki durum, tam anlamıyla bir soykırımın acımasız yüzünü gösteriyor. İsrail, Gazze'yi bir toplama kampına dönüştürmüş, insanlar için güvenli bir liman aramaları imkansız hale gelmiş, son sığınakları olan hastaneler dahi bombalanarak insanlık dışı bir vahşete imza atılmaktadır. Bu vahşete sessiz kalmak, insanlığın vicdanını ayaklar altına almak demektir.
Gittikçe zalimliği ve zulmü artan İşgalci İsraile diyoruz ki zalimin sonu yaklaştıkça zulmü artar ve daha da azgınlaşır, senin de sonun yaklaştı, geçmişteki tüm zalimler gibi senin de tarihin kara sayfalarında adın geçecek ve lanetle anılacaksın.
 Bugün senin zulmüne susanlar, senin yanında olup yardımcın olanlar da ilerde utancından kaçacak delik arayacak ve yargılanmaktan kurtulamayacak..
Geriye dönüp bakıldığında, çaba gösterenlerin gönülleri huzur bulacak, diğerleriyse vicdan hapishanelerinde ömür tüketmek zorunda kalacaklar.
Biz Gazze’yi unutmadığımız, unutturmadığımızda, 
İmkan olursa gemilerle kardeşlerimizin yardımına koşup, elimizden geleni yaptığımızda,
İmkan ve şartlar müsait olmadığında;
EYLEM ile yüreğimizdeki ateşi diri tuttuğumuzda, zulmedenlerin hangi akıbete uğrayacaklarını göreceklerini haykırdığımızda,
DUA ile Allah’dan yardım, sabır ve metanet dilediğimizde,
BOYKOT ‘u gevşetmediğimizde, alışkanlık haline getirdiğimizde sevinenler mazlumlar olacak.
Bebeklerin çığlıklarının dünya devletleri tarafından duyulmadığı, 7-8 yaşlarında çocukların yetim kaldığı, annelerin bebeklerine süt bulamadığı, yardım gönüllüleri, sağlık çalışanlarının ve hastanelerin birincil hedef olduğu GAZZE; KAZANDI, KAZANIYOR, KAZANACAK…
Bu minvalde tüm hekimleri, sağlık çalışanlarını ve bütün vicdan sahibi insanları harekete geçmeye, bu onurlu yürüyüşte yer alarak zulme karşı durmak adına Sessiz Yürüyüş kervanımızda ses olmaya davet ediyoruz!


"Kanıksamayacağız!"   "Normalleştirmeyeceğiz!"   "Sabırla ve azimle zulme karşı duranlar olacağız!"

Açıklama sonunda da ilk kez du a edildi.

Hamd, Âlemlerin Rabbi, Rahmân, Rahîm ve hesap gününün maliki Allah'a mahsustur. Allah'ım yalnız sana ibadet eder ve yalnız senden yardım dileriz. Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanların ve sapıklarınkine değil.

Bizim dayanağımız ve yardımcımız sadece sensin. Senin sayende hareket ediyoruz; senin yardımın sayesinde düşmana hücum ediyoruz, senin verdiğin güç ve kuvvet sayesinde düşmanla savaşıyoruz.

Allah'ım! Senin korumanı onlara karşı siper ediniyoruz. Onların şerlerinden sana sığınıyoruz.

Allahım!
Bugün Filistin ve Doğu Türkistan başta olmak üzere yeryüzünün birçok yerinde zulme ve katliamlara maruz
kalan; vatanları işgal edilen; camileri harap edilen; hakları ihlal edilen bütün kardeşlerimize yardım eyle, bizi de onlara yardımcı eyle, kardeşlerimize en kısa zamanda
nusretinle zaferler nasip eyle.

Masum insanları, bebekleri katleden hainleri Sana havale ediyoruz. Hastanelere ve camilere sığınmış kimsesizlerin üzerine bombalar yağdıran, kutsal nedir
bilmeyen, merhametten ve insanlıktan nasibini almamış vicdansızlara fırsat
verme. Onları Kahhar isminin tecellisiyle kahru perişan eyle.

Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır, ayaklarımızı sağlam bastır ve şu kâfir kavme karşı bize yardım et.

Bizi zâlimlerin elinde rezil ve rüsvâ eyleme. Zalimlere, yaptıklarının karşılığını öbür
dünyada vereceğin gibi bu dünyada da ver.

Rabbimiz! Bizi doğru yola eriştirdikten sonra kalplerimizi saptırma, bize tarafından bir rahmet bağışla. Lütfu bol olan yalnız Sensin. Ey kalpleri halden hale çeviren Allah'ım! Kalbimizi dininden ayırma!

Ey kitabı indiren, hesabı çabuk gören Allah’ım! Düşman gruplarını hezimete uğrat. Onları hezimete uğrat ve onları belalarla sars.

Allah’ım düşman birliklerini toz duman et, topluluklarını dağıt, sayılarını azalt, keskinliklerini körelt. Allah’ım onlara azabını ulaştır, ellerini bağla, kalplerini tut ve onları emellerine ulaştırma. Müslümanlara
tuzak kuranların tuzaklarını kendi başlarına makus eyle.

Bu kutsal
dava uğrunda gaza edip yaralanan kardeşlerimize acil şifalar ihsan eyle.

Allah'ım her türlü fitne ve fesada, hile ve tuzağa
karşı ümmetimize feraset ve basiret ihsan eyle. Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik, eğer bizi bağışlamaz ve bize rahmetinle muamele etmezsen muhakkak ziyana uğrayacaklardan oluruz.

Ey Rabbimiz! Unutur ya da yanılırsak bizi sorumlu tutma. Ey Rabbimiz! Bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği şeyleri yükleme. Bizi affet, bizi bağışla, bize acı. Sen bizim Mevlamızsın. Kafirler topluluğuna karşı bize yardım et.

Ya Rabbi Ümmet-i Muhammed’e birlik ve beraberlik ihsan eyle. Zalimin karşısında, mazlumun yanında olmayı,
iyiliği emredip kötülüğü engellemeyi, hakkın yanında olmayı, adalete ve merhamete
çağırmayı bizlere nasip eyle.

Yüce dinimiz İslam’a bizleri hizmetkâr eyle! Dualarımızı kabul eyle.
Ve yâ Rabbi, biz inananları bağışla. Rahmetini esirgeme üzerimizden.
Âmîn! Ve selâmün ale'l-murselîn ve'l-hamdü lillâhi Rabbi'l-Âlemîn.

Tüm şehitlerimiz ve dualarımızın kabulü için El-Fâtiha!

Haber Uşak :Alaattin Karahan



HABER VİDEOSU








FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER GÜNDEM Haberleri

ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
nöbetçi eczaneler
YAZARLAR

Web sitemize nasıl ulaştınız?


HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI